Zafer Günü’ne özel ilan edilen ateşkes, Moskova’da tarihi buluşmaları tetikledi. Xi Jinping’in ziyaretiyle yeni bir diplomatik dönem başladı.
9 Mayıs Rusya’nın tarihindeki en anlamlı günlerden biri. Nazi Almanyası’na karşı kazanılan zaferin yıl dönümü olan bu günde, her sene olduğu gibi Kızıl Meydan’da törenler düzenleniyor. Ancak bu yıl sahnede yalnızca geçit törenleri yok. Savaşın gölgesindeki bu kutlamaya, tek taraflı ilan edilen ateşkes ve Çin lideri Xi Jinping’in ziyareti damga vurdu.
72 Saatlik Sessizlik: Bir Nefeslik Barış
Kremlin, 7 Mayıs gece yarısından itibaren geçerli olacak şekilde 72 saatlik tek taraflı ateşkes ilan etti. Rusya’nın bu kararı, sadece sembolik değil. Aynı zamanda hem insani bir adım hem de barışa giden yolda bir mesaj niteliği taşıyor. Savaşın derinleştiği bir dönemde, bu adım dikkatleri üzerine çekti.
Ateşkesin nedeni mi? Zafer Günü. Ancak bu jestin arkasında daha büyük bir strateji yatıyor. Kremlin, bu geçici sessizliğin Kiev yönetimini doğrudan ve ön koşulsuz barış görüşmelerine çekmek için bir fırsat penceresi sunduğunu belirtiyor.
İHA Yağmuruna Rağmen Ateşkes Kararı
Ateşkesin ilanından sadece saatler önce, Ukrayna’dan gelen İHA saldırılarında büyük bir artış yaşandı. Sadece bir gece içinde, Rus Savunma Bakanlığı tam 500 İHA’nın engellendiğini açıkladı. Bu rakam, savaşın geldiği teknolojik boyutu da gözler önüne seriyor.
Peki Moskova bu saldırılara nasıl yanıt verdi? Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, tüm bu saldırılara rağmen ateşkese bağlı kalacaklarını açıkça ifade etti. Rusya, bu kararlılığıyla uluslararası arenada barış çağrılarını sahiplendiğini göstermeye çalışıyor.
Can Kaybı Yükseliyor: Savaşın Bedeli Ağırlaşıyor
Ateşkes öncesindeki günlerde Ukrayna’nın gerçekleştirdiği saldırılar, ciddi sivil kayıplara yol açtı. Rusya’nın resmi kaynaklarına göre, sadece son bir hafta içinde gerçekleşen saldırılarda 15 sivil yaşamını yitirdi, 142 kişi ise yaralandı. Bu tablo, savaşın hem cephede hem de şehirlerde nasıl bir yıkıma neden olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Zelenskiy’e Sert Sözler: “Terörist Yöntemler”
Rusya, Kiev yönetimini yalnızca askeri değil, ahlaki olarak da hedef aldı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’i, Batı’dan daha fazla fon elde edebilmek için sivil alanlara saldırmakla suçladı. Açıklamaları sertti: “Bu klasik bir terörist davranış.”
Peskov da benzer bir dil kullandı. Kiev’in eylemlerini “terörist eğilimler” olarak nitelendirdi ve mevcut hükümetin gerçek doğasını ortaya koyduğunu iddia etti.
Xi Jinping Moskova’da: Yeni Dönemin Kapısı mı Aralanıyor?
Ateşkesin ilan edilmesinin hemen ardından, tüm gözler Pekin’den Moskova’ya çevrildi. Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, resmi törenler için Rusya’ya geldi. Ancak bu ziyaret, yalnızca Zafer Günü kutlamalarına katılmaktan ibaret değil. Ziyaret, Batı tarafından dikkatle izleniyor. Çünkü bu buluşma, Rusya-Çin ilişkilerinde yeni bir dönemin başlangıcı olabilir.
Xi’nin Moskova’da yaptığı yazılı açıklama, dostane bir tavırdan fazlasını içeriyordu. Çin lideri, hegemonya karşıtlığı ve çok kutuplu dünya vurgusuyla uluslararası dengelere açık bir mesaj verdi.
“Çin ve Rusya, İkinci Dünya Savaşı zaferinin sonuçlarını birlikte koruyacak. Hegemonyacılığa ve güç politikalarına birlikte direneceğiz.”
İyi Gün Kötü Gün Dostluğu: Pekin-Moskova Ekseni
Xi Jinping’in mesajları netti. Çin ile Rusya’nın yalnızca stratejik değil, duygusal bir bağa sahip olduğunu vurguladı. “İyi günde kötü günde beraberiz” diyerek iki ülke arasında şekillenen yeni dünya düzeninin altını çizdi.
“Pekin ve Moskova, büyük komşular arasında nasıl bir ilişki kurulması gerektiğinin örneğini sergiliyor. Bu bağ, sadece halklarımız için değil, küresel istikrar için de önemli.”
Çin lideri ayrıca, Putin ile yapacağı görüşmede sadece ikili ilişkileri değil, uluslararası ve bölgesel meseleleri de masaya yatıracaklarını belirtti. Bu, özellikle Asya ve Avrupa’da dengelerin değişebileceği sinyalini veriyor.
Kızıl Meydan’da Diplomatik Randevu
Her yıl binlerce kişinin katıldığı Zafer Günü töreni bu kez 29 lideri bir araya getiriyor. Güvenlik önlemleri üst düzeyde. Çünkü sadece bir kutlama değil, aynı zamanda diplomatik bir sahne kurulmuş durumda.
Zelenskiy’in Kızıl Meydan’daki törene yönelik tehditleri, güvenlik kaygılarını artırsa da, Kremlin lideri Putin törenlerin planlandığı gibi devam edeceğini açıkladı. Rus istihbaratı ve güvenlik güçleri, tüm ülkede etkinliklerin güvenliğini sağlamak üzere teyakkuzda.
Ateşkesin Simgesel Gücü
Bu 72 saatlik ateşkes, yalnızca askeri değil, psikolojik bir etki de yaratıyor. Tıpkı eski savaşlarda olduğu gibi, bir süreliğine silahlar sustuğunda umutlar yükseliyor. Barışın hâlâ mümkün olabileceği fikri, toplumların kalbinde yeniden yer buluyor.
Moskova’nın bu kararı, uluslararası kamuoyunda yankı buldu. Her ne kadar Batı, Xi-Putin görüşmesine kuşkuyla yaklaşsa da, bu ateşkes sürecinin diplomatik çözüm ihtimalini artırabileceği konuşuluyor.
Çok Kutuplu Dünyanın Ayak Sesleri
Çin’in Rusya’ya verdiği destek, sadece askeri ya da ekonomik değil. Bu destek, yeni bir dünya vizyonunun da temsili. Batı merkezli düzenin karşısında, farklı kutuplardan oluşan, daha adil ve dengeli bir sistem talebi seslendiriliyor.
Xi’nin bu mesajları, sadece Moskova’ya değil, tüm dünyaya yönelikti: “Daha adil, düzenli ve çok kutuplu bir dünya için çalışıyoruz.”
Rusya’nın ilan ettiği ateşkes, ne savaşın sonu ne de kalıcı bir çözüm. Ancak bu sessizlik, diplomasiye kulak verilmesi için bir fırsat olabilir. Xi Jinping’in ziyaretiyle birlikte bu dönemin yalnızca sembollerle değil, gerçek politik adımlarla şekillenip şekillenmeyeceği ise önümüzdeki günlerde belli olacak.
Savaşın gölgesinde kalan bu diplomatik rüzgarlar, belki de barışa giden yolun ilk esintisi olabilir. Her şey, bu 72 saatlik sessizlikte gizli.
