,, ---
Avrupa’nın güneyindeki İtalya, savunma sanayii alanında önemli bir kararın eşiğinde. Ülke, Hava Kuvvetleri’ni güçlendirmek amacıyla F-35 savaş uçaklarına yapacağı ek yatırımla hem iç siyasette hem de uluslararası arenada büyük tartışmalara yol açtı.
İtalya hükümeti, Parlamento’ya sunduğu yeni savunma programında, F-35 filosunu 25 uçakla daha genişletme kararı aldı. Bu karar, toplam F-35 sayısını 115’e çıkaracak ve ülkenin savunma harcamalarını önemli ölçüde artıracaktır. Ancak bu karar, muhalefetten ve askeri uzmanlardan büyük tepki gördü.
Muhalefet partileri, özellikle 5 Yıldız Hareketi, bu kararın ekonomik olarak anlamsız olduğunu ve teknolojik olarak modası geçmiş bir uçağa yapılan gereksiz bir yatırım olduğunu savunuyor. Muhalefet liderleri, İtalya’nın İngiltere ve Japonya gibi ülkelerle birlikte geliştirdiği altıncı nesil savaş uçağı projesi Tempest’e daha fazla kaynak ayırması gerektiğini belirtiyor.
Tempest projesi, yapay zeka destekli bir sistemle donatılacak ve insanlı ve insansız hava araçlarını bir araya getirecek yeni nesil bir savaş uçağı geliştirmeyi hedefliyor. Bu proje, havacılık teknolojilerinde yeni bir çığır açması bekleniyor ve İtalya’nın gelecekteki hava savunma sisteminin temelini oluşturacak.
İtalya hükümeti ise F-35 kararının ülkenin NATO içindeki konumunu güçlendireceğini ve İtalyan Silahlı Kuvvetlerinin modernizasyonu için hayati önem taşıdığını savunuyor. Hükümet yetkilileri, F-35’lerin kısa vadede İtalya’nın hava savunma ihtiyaçlarını karşılayabileceğini ve Tempest projesinin uzun vadeli bir hedef olduğunu belirtiyor.
İtalya’nın F-35 kararının doğru olup olmadığı konusunda farklı görüşler bulunuyor. Bazı uzmanlar, F-35’lerin hala güçlü ve etkili savaş uçakları olduğunu ve İtalya’nın kısa vadeli savunma ihtiyaçlarını karşılayabileceğini savunuyor. Ancak diğer uzmanlar ise Tempest projesinin geleceğin savaş uçaklarının standardını belirleyeceğini ve İtalya’nın bu projeye daha fazla yatırım yapması gerektiğini düşünüyor.
İtalya’nın F-35 kararının sonuçları henüz netlik kazanmadı. Ancak bu karar, ülkenin savunma sanayii politikalarında yeni bir dönemin başlangıcı olarak değerlendiriliyor. İtalya’nın bu kararı, hem iç siyasette hem de uluslararası arenada önemli tartışmalara yol açmaya devam edecek.